Tarih boyunca söylenmiş en güzel sözleri yüzlerce kaynak inceleyerek sizler için derledik. Geçmişin tecrübelerini günümüze aktaran bu özlü sözleri mutlaka okuyun!
15 Aralık 2016 Perşembe
Hz. Mevlana Sözleri
HZ. MEVLANA SÖZLERİ
Mevlânâ
Celâleddîn-i Rûmî 1207-1273 yılları arasında yaşamış şair,düşünce adamı ve
mutasavvıf. Konya bölgesinde yaşamını sürdürmüştür. Günümüze ulaşan bir çok özlü
sözü her kesimden insana yol göstermektedir. Bu güzel sözleri
sizinle paylamak istiyoruz. Birbirinden güzel
Hz. Mevlana Sözleri:
·Ne kadar bilirsen bil, söylediklerin karşındakilerin anlayabileceği
kadardır.
·Aynı dili konuşanlar değil, aynı duyguları paylaşanlar anlaşabilir.
·Başkalarına imrenme, çok kimseler var ki senin hayatına
imreniyorlar.
·Bir mum diğer bir mumu tutuşturmakla, ışığından bir şey kaybetmez.
·Aklın varsa bir başka akılla dost ol da, işlerini danışarak yap.
·Sıkıntılar, Sevgili'nin gönderdiği misafirdir; gelir ve gider. Önemli
olan, gönderenin hatırına o misafire sabredebilmektir.
·Her zaman doğruyu söyle, ama her zaman her doğruyu değil.
·Gerçek aşkta ne vefa vardır ne cefa.
·Yaşamak direnmektir, sevmek güvenmektir. Unutma; insan çoğu zaman
dünyanın hakimi, bazen de küçük bir kalbin esiridir.
·Cibilliyetsize ilim öğretmek, eşkıyanın eline kılıç vermektir.
·Akıllı insan düşündüğü her şeyi söylemez, fakat söylediği her şeyi
düşünür.
·Altın ne oluyor, can ne oluyor, inci, mercan da nedir
bir sevgiye harcanmadıktan, bir sevgiliye feda edilmedikten sonra.
·Edepli edebinden susar, edepsiz de ben susturdum zanneder.
·Aklın başına gelince pişman olacağın bir işi sakın yapma.
·Gerek yok her sözü laf ile beyana. Bir bakış bin söz eder, bakıştan anlayana.
·Bir insan bilmiyorsa ne istediğini, hem seni ziyan eder , hem kendini...
Dibini görmediğin suya dalmadığın gibi,emin olmadığın sevgiye teslim etme
kendini....
·Kim benliğinden kurtulursa bütün benlikler onun olur.
Kendisine dost olmayan herkese dost kesilir. Nakışsız ayna olur, tüm
nakışlar onda seyredilir.
·Kanaatten hiç kimse ölmedi, hırsla da hiç kimse padişah olmadı.
·Bizi bilen bilir, bilmeyense kendi gibi bilir.
·Nice insanlar gördüm, üzerinde elbisesi yok. Nice elbiseler gördüm,
içinde insan yok.
·A kardeş, keskin kılıcın üzerine atılmadasın, tövbe ve kulluk kalkanını
almadan gitme.
·Aklın yoksa yandın, ya kalbin yoksa o zaman sen zaten yoksun ki.
·Şu toprağa sevgiden başka bir tohum ekmeyiz. Şu tertemiz tarlaya başka
bir tohum ekmeyiz biz.
·İyi dostu olanın aynaya gereksinimi yoktur.
·Cenab-ı Hakk kâfir için necis dedi. Fakat dikkat et ki; kâfirlerin dışı
pis değildir. O pislik onların din ve ahlakındadır.
·Akıl padişahı kafesi kırdı mı, kuşların her biri bir yöne uçar.
·Dertli bir adamın tereddüt ve dumanlarla dolu bir gönül evi vardır;
derdini dinlersen o evde bir pencere açmış olursun.
·Allah ile olduktan sonra ölüm de, ömür de hoştur.
·Testide ne varsa dışına o sızar.
·Tövbe bineği, şaşılacak bir binektir. Bir solukta aşağılık dünyadan göğe
sıçrayıverir.
·Can konağını aramadaysan, cansın; bir lokma ekmek arıyorsan ekmeksin, bir
damla su arıyorsan susun, zulmün peşindeysen zalimsin, aşkı arıyorsan aşıksın, Gönlün
neye kapılmışsa O’sun sen. Şu nükteyi biliyorsan, işi biliyorsun demektir
·Sual de bilgiden doğar, cevap da.
·İnsan gözden ibarettir aslında, geri kalan cesettir. Göz ise ancak gerçek
dostu görendir.
·Yazık ki akşam oldu biz yine yalnız kaldık; bir kıyısı görünmez denize
daldık. Bir gemiye binmişiz bulanık bir gecede; Allah’ın denizinde Allah’tan
uzak kaldık.
·Arslanın boynunda zincir bile olsa, bütün zincir yapanlara beydir arslan.
·Bil ki.. Domuzların önüne elmaslar serilmez, mücevherden ancak sarraflar
anlar başkası bilmez, ne fark eder ki kör insan için elmas da bir cam da, sana
bakan kör ise kendini camdan sanma.
·Cahil kişi gülün güzelliğini görmez, gider dikenine takılır.
·Güller güzeldir. Dikeni acıtır derler. Neden acıtsın ki tutmasını bilince
eller.
·Bir katre olma, kendini deniz haline getir.
·Bir kimseyi tanımak istiyorsan, düşüp kalktığı arkadaşlarına bak.
·Ey çaresiz âşık! Bir bak bakalım senin değerin ne kadar?
·Allah üstünlük bakımından göz yaşını şehitlerin kanı ile eş tuttu.
·Dert, insanı yokluğa götüren rahvan attır.
·Dikenden gül bitiren, kışı da bahar haline döndürür. Selviyi hür bir
halde yücelten, kederi de sevinç haline sokabilir.
·Gürzü kendine vur. Benliğini, varlığını kır gitsin. Çünkü bu ten gözü,
kulağa tıkanmış pamuğa benzer.
·Sevgi insanı kör ve sağır eder.
·Can ararsan can olursun. Av için yemek ararsan yemek olursun. Neyi
ararsan o olursun.
·Aşk nasip işidir, hesap işi değil. Aşk adayıştır, arayış
değil. Sen adanmış ve yanmışsan bu uğurda, aşk sana uzak değil!
·Akıllılar önceden ağlarlar; bilgisizlerse işin sonunda başlarını
vururlar. İşin başında sonunu gör de ceza gününde pişman olma.
·Aşk, bir uçurumdan düşmek gibi bir şey, işte bu yüzden sevgili'ye
"yar" denir...
·Denizde inciler derinde olur. Çerçöp sahilde olur.
·Aşka yanmalı can dediğin. Ya canan olmalı ya da canını almalı. Yar
diyemezsin ki herkese içindeki yaran olmalı. Herkesin de bir yüreği vardır amma
yürek dediğin bir başka yanmalı.
·Kötülük yaptın mı kork, çünkü o bir tohumdur, Allah yeşertir karşına
çıkartır.
·Denizin dibinde incilerle taşlar karışık olarak bulunurlar, övülecek
şeyler de kusur ve yanlışların arasında bulunurlar.
·Bir şeyi bulunmadığı yerde aramak aramamak demektir.
·Sabır, demir kalkandır.
·Her şeyi, aramadıkça bulamazsın; fakat bu dost başka; bunu bulmadan
arayamazsın.
·Ten midesi insanı samanlığa çeker, gönül midesi reyhana çeker. Ot ve arpa
yiyen kurban olur, Allah nuru ile nurlanan Kuran olur. Senin yarın pislik,
yarın da misktir. Kuran’la miskini artır.
·Senin için başkasını terk eden, başkası için de seni terk eder.
·Bizi bizden başkası zaten ayıramazdı. Bize bunu bizden başkası yapamazdı.
Ah be sevgili; hamdım belki ama piştim yandım. Zaten beni senden başkası
yakamazdı.
·Aşk, öyle engin bir denizdir ki, ne başlangıcı ne de sonu vardır.
·Bilgi, sınırı olmayan bir denizdir. Bilgi dileyense denizlere dalan bir
dalgıçtır.
·Ey gönül! Gülü seviyorsan dikenini de seveceksin, deryayı seviyorsan
dalgalarını da seveceksin, vuslatı seviyorsan firakını da seveceksin, sevgiliyi
seviyorsan nazını da seveceksin, hayatı seviyorsan ölümü de seveceksin.
·Eşekten şeker esirgenmez ama eşek yaratılışı bakımından otu beğenir.
·İnsan içki içmekte serbest, ama sarhoş olmakta serbest değildir.
·Hem gam çağında, hem esenlik çağında Allah’a dayanmadan, tümden ona
teslim olmadan başka her şey düzendir, tuzaktır.
·Aşk, her şeydedir ama hiçbir şeyde görünmez.
·Sarhoş, cinayeti yapar da sonra "özrüm vardı, kendimde
değildim" der. Kendinde olmayış, kendiliğinden gelmedi sana, onu sen
çağırdın.
·Daima başkaları için ağlayıp durma. Bir köşede oturup, biraz da kendin
için ağla.
·Gördün ya beni gamdan başka kimse hatırlamıyor, gama binlerce defa
aferin.
·Bizim mezarımız ariflerin gönüllerindedir.
·Dediler ki: Gözden ırak olan gönülden de ırak olur. Dedim ki: Gönüle
giren gözden ırak olsa ne olur.
·Kabuğu kırılan sedef üzüntü vermesin sana, içinde inci vardır.
·Sevmek güzel şey; sevilmek de onun kadar. Sevip de sevilmemek acıdır ölüm
kadar. Taşın kalbi yok ama onu da yosun sarar.
·Yarasından taze kan sizan gönül ehline, dostların yüzünü görmek merhem
gibidir.
·Kendi körlüğünü tedavi etmeye çalış, yoksa alem hep O'dur,
fakat O'nu görecek göz olmalıdır.
·Her birimiz tek kanatlı melekleriz ve bizler ancak birbirimizi
kucaklayarak uçabiliriz.
·Aşk, etinden topuğuna kadar işlemiş bir nasırdır. Ya canın acıya acıya
adım atacaksın ya da canını acıta acıta söküp atacaksın. Fakat her iki yolda da
tek bir gerçek olacak. Canın çok ama çok acıyacak
·Dostun yanına hediyesiz gitmek, buğdaysız değirmene gitmek
gibidir.
·Sevgilinin değeri onu sevenin sevgisi ile ölçülür.
·Allah'ım sen kimi dertle hasta etmek dilersen ona ağlayış kapısını
kapatırsın. Kimi de beladan kurtarmak dilersen gönlüne sızlanma ve ağlayış
verirsin.
·Her rüzgarla otlar gibi sallanırsan, dağlar kadar olsan da bir ota
değmezsin.
·Kim sabrederse rızkı gelir ona. Aşırı hırsla çalışma ve
çabalama sabırsızlıktır.
·Ey gönül! Ne tuhaf değil mi? Bir ömür, şah damarından daha yakın bir
Sevgiliyi aramakla geçiyor.
·Gözünün cevherini nerede eskittin, beş duyunu nerelerde kullandın.
·Bülbüllerin güzel sesleri beğenilir de bu yüzden kafes çeker onları. Ama
kuzgunla baykuşu kim kor kafese?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder